09 Tem 2019
Terlikler Kafayı Vurmuş Hide and Seek, Çap 50, akrilik, 2020, Sema Yayla Kapalı bir gökyüzüne uyuduk, göğü yıldırımlar selamlarken yanmış bir ağaç dalının damarları gibi darmadağın duruyoruz ortalık yerde. Çok yorgunuz, yorgunluğumuz havanın ışıl ışıl mor kümeleri mi yoksa yeryüzünde dans eden yolcuları mı bilemiyoruz. Ağır ağır damarlarımızdan oksijen hatları ilerlerken, dansçıların ağır aksak ritimleri hızlanır hızlanmaz sağanağa yakalanıyoruz. Eriyen bonibonlar gibi renklerimiz birbirine karışarak, kahverengiye boyanıyoruz. Hani renkli mısırlar yapmak için, tavaya attığımız bonibonlar var ya, işte tam da bunlar, onlar. İlk başta, hepsi ebemkuşağı gibi renklerini bırakır tavaya ve yavaş yavaş birbirine karışarak yekvücut olur. Devamında mısıra yapışır, acı bir ağda tadında. Sonra o mısırlar mide yerine iş görmez damgası ile çöpe, yani kimsenin istenmeyeni olarak karanlığa atılır. Peki, karanlık nasıldır desem size, hangi şekil tariflersiniz? Belki biraz ısla